Dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say, Başbakan Erdoğan’ın “Devlet eliyle tiyatroculuk olmaz. Tiyatroları özelleştireceğiz” söylemini eleştirdi.
Başbakan’ın tiyatroları özelleştirmek istemesi üzerine tepkilerini dile getiren tiyatroculara Fazıl Say da destek verdi. Twitter’dan özelleştirmeyi eleştiren Fazıl Say muhalefete de çağrı yaptı.
“Sanatçılara ‘Sanat sizin tekelinizde mi?’ diye soran bir Başbakanı benim sevmem mümkün değildir!” diyen Say, şöyle devam etti;
Kılıçdaroğlu’nun görevi, Tiyatrocuların eylemine katılmak değil, o eylemin olmamasını, bu duruma düşülmemesini sağlamak olmalıydı!
Kılıçdaroğlu’nu sımsıkı takip edeceğiz. Bir kaç hafta içinde,sanatçılar için nasıl çalıştığını ve hangi sonuçları aldığını göreceğiz.
Mesleğini iyi yapmayan tiyatrocular olabilir.Bir mazeret değildr.Unutmamak lazım ki,Tiyatro’ya aşık,çok emek veren,tiyatrocular da var.
Ahmet Hakan’ın “tiyatrocular tepkilerini istifa ederek versin fikrine katılmıyorum.Tiyatro yerine anında muhafazakar sanat getirilir.
“Muhafazakar sanat” denilen şey, salt siyasidir. Asimilasyondur. Kendinden olmayanı dışlamaktır.Korkutma taktiğidir. Faşizmdir.
20.Yüzyılda yaratılmış sanat eserlerini,ateist/komunist/ahlak dışı/din dışı,diye bertaraf etmeye kalkışırsanız,elinizde sadece 3-5 eser kalır.
Sanat evrensel oldugu için tüm gezegenin ortak mecrasidir. Her dalda sunulan eserlerin bir çok ülkeden gelmesi doğaldır. Ve güzeldir.
Kültür sanatı “batı” diye aşağılarken,hayatta kullandıkları tüm makina ve elektronik cihazların nereden geldiğini unuturlar.
Aslında bir yandan da,bir kesim halkın ve iktidarın,sanata olan bu tepkileri, Turk sanatçısının dünyaya daha azimle katkı sağlamasına vesile..
Siyasiler;dindarlara evrensel sanatı, laik kesime de tasavvuf sanatını tanıştıracak kadar halk dostu olabilselerdi, bu dertler olmazdı.